
rın hocası olarak bilinen ve Türk İslam dünyasının aksakallılarından Prof.Dr. Nevzat Yalçıntaş vefatının 9’cı yılında kabri başında anıldı. Türk İslam kültürüne uygun tevafuk anlayışına göre yapılan aile kabristanı yıl boyu sevenleri ve öğrencileri tarafından ziyaret ediliyor.

Türk Dünyası’nın önde gelen isimlerinden Prof.Dr. Nevzat Yalçıntaş vefatının 9’cu senei devriyesinde Topkapı’daki kabri başında dualarla anıldı. Topkapı Anıt Mezar Camii’nde okunan Kur’an tilaveti,mevlidi şerif ile duasında merhum Yalçıntaş’ın oğlu Murat ve Mehmet torunu Ali Yalçıntaş ile eşi Meliha Üretmen Yalçıntaş’ın yanı sıra sevenleri hazır bulundu. Türkçülük tarihinin önemli kilometre taşlarından birisi kabul edilen Yalçıntaş’ın kabri sevenlerince ziyaret edilen yerlerden olmaya devam ediyor.

Vefatının ardından her yıl düzenlenen anma törenlerinde katıldığım hocam Nevzat Yalçıntaş ve ailesi benim için çok özel. Hocamın kabrinde ruhuna fatiha okurken birlikte yaşadığımız olaylar film şeridi gibi gözümün önünden aktı. Bugün bir anı olarak kalan yaşanmışlıkların gençlere ve önemli mevkilerde bulunan pek çok devlet adamına da örnek olması için kaleme almak istedim. Anıların bizimle birlikte toprak olmasını istemedim. Kimilerine göre Türk İslam dünyasının önde gelen isimlerinden, kimileri için ise aksakallı bilgelerimizden, bazıları için ise düşküne, fakire fukaraya yardım eden, sokakları iyi bilen akademisyen. Bana göre de bize önemli katkıları olan sanayici Mehmet Üretmen’in damadı, en yakın dostlarımdan İstanbul Ticaret Odası’nın eski başkanlarından Murat Yalçıntaş’ın babası olan güzel insandı.

Benim için neden Nevzat Yalçıntaş önemliydi?
Aramızdaki eksikliğini en derin hissettiğimiz isimlerin başında gelenlerdendir Prof.Dr. Nevzat Yalçıntaş. Hocamızı tam da kalkışmanın olduğu tarihte kaybettik. 15 Temmuz 2016 da Çatalca Devlet Hastahanesi’nde vefat etti, 16 Temmuz da Fatih camiinden kaldırılarak toprağa verildi. Benim gibi pek çok Anadolu’dan İstanbul’a gelen aile mensubu gencin düşünce dünyasının oluşmasında katkısı oldu. Türk milliyetçiliğinin yanı sıra İslam Birliğine ve İslam Ahlakına önem verirdi. Kibar, naif bir adamdı.İnsanlara hitap şekli genel olarak “Aziz Kardeşim” ile başlardı. Hocam Nevzat Yalçıntaş’ın eşi Meliha Hanımefendi’nin babası hocam Nevzat Yalçıntaş’ın kayınpederi Mehmet Üretmen’in yeri çok özel.”Kömür Peşinde Bir Ömür” adlı oto biyografi tarzındaki kitabımda da yazdım. İstanbul’da Topçularda Nevzat Yalçıntaş’ın kayınpederi Mehmet Üretmen’in haddehanesi vardı.Hurda demirler eritiliyor,akabinde inşaat demiri,çivi ve tel üretimi yapılıyordu.

Fabrikanın tanıtım sembolü horozdu.Topladığımız hurda metalleri ayrıştırıp buraya düzenli olarak satardık.
Haddehanenin tedarikçilerinden olmuştuk. Türkiye’nin ilk sanayicilerinden Mehmet Üretmen bize inanmış ve güvenmişti.Kalite kontrol ve fiyatlandırma uzmanının o zamanki sıfatı, çavuştu.Dürüstlük şiarı yüksek bir iş,emek paylaşımıydı.
Bugün ise Hocanın pek çok seveni gibi bende vefatının ardından anmasına her yıl katılanlardan oldum.
Sonuçta “alimin ölümü alemin ölümü” derler…Artık hocamızla anılarımız gök kubbede bir hoş sada olarak kaldı.Ruhu şadolsun.Tini Kut bulsun.Ruhuna El Fatiha.

ANILAR NEREDEN NEREYE GÖTÜRDÜ BENİ
Yıllar sonra damadı Nevzat Yalçıntaş, bilgisi, kültürü, nezaketi ile değerli bir büyüğüm olmuştu. Beni ortamda birileri ile tanıştırırken ‘oğlumun Murat Yalçıntaş’ın (İTO eski başkanlarından) en yakın mesai arkadaşı’ diyerek söze başlardı. Her konuşmasında ilham alınacak bilgiler vardı. Boş ve gereksiz konuşması olmazdı. Belli zamanlarda biraraya geldiğimiz Dostlar Divanımızın mihenk taşıydı.Aramızdan ayrılması hepimiz için ayrıca büyük bir eksiklik oldu. Türk ve İsam dünyası hakkında derin bilgiye sahipti. Onunla yaptığımız seyahatlerde bilgiye doyar, zihinlerimiz dolu dönerdik. Özellikle 2009 yılında yaptığımız Kırgızistan gezisindeki rehberliğine ve bilgi birikimine hocanın hayran kalmıştık.

Bugün ise pek çok seveni gibi bende vefatının ardından anmasına her yıl katılanlardan oldum. Gelin görün ki hocamızın düşünce dünyamdaki boşluğu dolmuş değil. Kafam anılarla dolu, dudağımdan dökülen fatiha ile bu yıl da hocayı sağlıkla, kabri başında andık. Yıllar ne getirir hepimizden ne götürür bilinmez. Sonuçta “alimin ölümü alemin ölümü” derler ya…Hoca da bizim için bir dünyaydı ve onsuz rehbersiz ve alimsiz kaldık.

Nevzat Yalçıntaş Kimdir?
Ankara’da 1933’te dünyaya geldi. İstanbul Yüksek Ekonomi ve Ticaret Okulu’nu bitirdi. Fransa’da Caen Üniversitesi’nde doktora yapan Nevzat Yalçıntaş, İngiltere Londra Üniversitesi London School of Economics and Social Sciences’de doçentlik çalışmaları yaptı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde 1 Aralık 1959’da asistan, 30 Aralık 1965’te doçent ve 5 Mart 1971’de profesör ünvanını aldı. Devlet Su İşleri (DSİ) ve Devlet Planlama Teşkilatı’nda (DPT) yöneticilik, TRT Genel Müdürlüğü ve Türkiye Gazetesi başyazarlığı görevlerinde bulundu. AK Parti’den 21 ve 23. dönem İstanbul milletvekili seçildi.

Nevzat Yalçıntaş’ı vefatının ardından gerek Türk Dünyasında gerekse siyaset ile akademik hayatta unutulmamasını sağlayan pek çok önemli özellikleri bulunmaktaydı. Günümüzde siyasete ilgi duyup vatana ve millete hizmeti hedef yapanların örnek alması gereken özellikleriyle adını duyurmuştu.
Toplumsal olaylara karşı duyarlılığıyla bilinen Yalçıntaş yardımsever, fakir babası olarak anılırdı. Bürokrasi ile siyaseti iyi bilirdi. Özellikle 1980’den sonra dönemi için reform sayılan pek çok yeniliğin hayata geçirilmesinde etkili olan isimlerden idi. Başarısının zirvesindeyken bile mütevazi kişiliğini bırakmamış, çevresine ve olaylara duyarlılığını ilk günkü heyecanıyla sürdürmüştü. Eleştirilerden korkup geri adım atmayan, popüler politikalara taviz vermeyen ve toplum için çalışan Yalçıntaş’ı bu özellikleri bilinir yapmıştır.

“Rusya ile AK Parti’nin iktidarı döneminde ilişilerin yumuşatılması. İslam İşbirliği Teşkilatı ‘na (İİT) gözemci olarak Rusya’nın katılmasına ön ayak olması. Türk Birliği’nin Turan’ın günümüz şartlarında nasıl gerçekleşeceğini anlattığı eserleri kaleme alması. Düzenli olarak yazdığı değişik mecmualarda bıkmadan yorulmadan dünyadaki Türk toplulukları ile Anadolu Türklüğü arasındaki entegrasyonu sağlama çalışmalarını anlatması. Türk toplulukları ile yaşadıkları coğrafyaları adım adım bilmesinden dolayı ülkemizde ilk defa Türk Dünyası Haritasını hazırlatması gibi… Hizmetlerini unutmak mümkün değil.

HÜSEYİN AKARÇEŞME İTO MECLİS ÜYESİ VE İTO MEVZUAT KOMİSYONU BAŞKANI